Deniz Kilislioğlu

Deniz Kilislioğlu

deniz.kilislioglu@ntv.com.tr

Tüm Yazıları

Ankara ve Şam normalleşme için diyalog sürecini yeniden başlatabilir mi? Sahadaki tablo buna imkân tanıyor mu? Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, ‘‘Suriye-Türkiye ilişkilerine dair her türlü girişime açık olduğunu’’ söylerken, daha önce ortaya koyduğu ‘Türk askerinin çekilmesi’ şartından vaz mı geçti? Eğer öyleyse neden ve neden şimdi?

Esad’ın, topraklarındaki Rus ve ABD askerlerinin varlığı sürerken, İranlı milisler pek çok yerleşim yerinde kontrolü ele geçirmişken, kendi ülkesinde kontrolü dahi bulunmadığı açıkken buna gücü yeter mi?

Haberin Devamı

Yoksa Rusya’nın baskısıyla mı bunu yapmak zorunda kalıyor? Şayet öyleyse Rusya Şam-Ankara normalleşmesini neden şimdi istiyor? Mevzubahis Suriye olunca soru çok; ama dönüp dolaşıp cevabını aradığımız soru bu oluyor. 

Moskova’nın planı

Bu konuda uzun yıllardır Suriye sahası üzerine çalışan Ortadoğu Araştırmaları Merkezi Orsam’dan Dr. Oytun Orhan’ın söylediklerine kulak verelim. Oytun Orhan, Rusya’nın bugün Ankara-Şam normalleşmesini itmeye çalışmasını iki sebebe bağlıyor:

1- 2022’de başlayan Ukrayna Savaşı’nda dikkati dağılan Rusya’nın yeniden Suriye cephesine dönüşü,

2- ABD seçimleri sonrası olası bir Donald Trump yönetiminde ABD askerlerinin çekilme ihtimali ile ortaya çıkacak boşluğu doldurmak istemesi.

Rusya’nın Ukrayna savaşında Batı’nın tüm desteğine rağmen yenilgiye uğramadığı bir gerçek. Zaman geçtikçe Ukrayna’nın topraklarını geri alma ihtimalinin azaldığını söylemek de yanlış olmayacak.

Putin’in son dönemde sıklıkla Ukrayna savaşının bitişi için ateşkes ve siyasi süreç şartlarıyla ilgili konuşmasının arkasında bu gerçeklik yatıyor olabilir. Hal böyle olunca da, artık ‘riskleri minimize ettiğini’ düşünen Putin, dikkatini yeniden Suriye’ye çeviriyor gibi görünüyor. 

Gelelim ikinci sebebe… ABD’de Demokrat Parti’nin Başkan Joe Biden’ın münazara performansı yüzünden içinin karıştığı bir dönemde, Donald Trump’ın iktidara gelme ihtimali artık daha da güçlü ifade ediliyor. Böyle bir tabloda Trump, geçmiş döneminde Suriye’den çekilme kararını duyurmuş, ama ABD müesses nizamı buna izin vermemişti. Şimdi yeniden iktidara gelirse bu kararını uygulayabilir mi, büyük bir soru işareti.

Haberin Devamı

Yapamayacağını söyleyenler de var. Çünkü gelecek dönem -eğer seçilebilirse- bir önceki Trump dönemindeki konjonktüre benzemiyor. Artık sahada İsrail-Hamas savaşı var, bölgede İsrail’in güvenliği için her şeyi yapmaya hazır bir Trump, çevre ülkelerdeki askeri varlığını da düşünmek zorunda.

Sonucunu göreceğiz ama belli ki Rus lider Vladimir Putin, bu ihtimal üzerine bir hesap yapıyor. Moskova belki de bu yüzden, doğacak boşluğu Suriye ordusu ile doldurma planı yaparken YPG’nin ne olacağını da hesap ediyor. 

YPG ne olacak? 

Sadece Rusya değil, 2013 yılından bu yana ABD yönetiminin hem mali hem askeri desteğini alan YPG terör örgütü de olası bir çekilme sonrası ne yapacağını hesap ediyor. Sahadaki gelişmeleri yakından takip eden Dr. Oytun Orhan YPG’nin Rusya ve Suriye rejimi ile kanalları açık tuttuğunu, hatta görüşmeler yaptığını hatırlatıyor ve şu dikkat çeken boyutu ekliyor: ‘YPG, rejimle özerklik/otonomi temelinde, YPG’nin de Suriye ordusuna entegre edileceği bir formül üzerinde teklifler sunuyor.’ 

Haberin Devamı

Bu teklif ne kadar gerçekçi tartışılır zira PKK’nın Suriye ordusuna entegre edilme ihtimali yeni sorunları ortaya çıkartabilir. Dahası Türkiye buna nasıl yaklaşacak, Rusya Türkiye’nin hassasiyetlerini gözeterek bu işi nasıl başaracak gibi soruları da gündeme getirir. PKK’nın örgüt yapısı ve ideolojisi göz önünde bulundurulduğunda özerklik boyutuyla da olsa bunun hayata geçirilmesi de pek mümkün görünmüyor.

Yine de bu süreç, Kuzey Irak’ta yaşanan ve Irak Anayasası’nda belirlendiği şeklinde ‘bölgesel bir yapıyı’ içeren, peşmerge gibi kendi güvenlik mekanizmasını yaratacakları, ama yine toprak bütünlüğü içinde kalacakları bir sürece mi evrilir, bu da artık gündemimizdeki önemli bir soru.